12.07.2009

peh.

bu hafta ne öğrendik: yengeç burcuyla kova burcu anlaşamazmış.
kimbilir.

matematik.

neyi nereye koyacağımızı bilememekle neyin ne zaman karşımıza çıkacağını kestirememek ya da tesadüflerin zamanlamasındaki hata söz konusu olduğunda söyleyecek aslında pek çok şey varken kelimeleri birbirine yapıştırma çabası ve aslında anlaşılabilrliğini yitiren cümlelerin devamında sadece kendini iyi hissetmek adına bu birbirinden alakasız düşüncelermiş gibi görünen ama aslında bütün bunların tek bir nedeni olan yoğun hissiyatların getirdiği karmaşa, sinir bozukluğu, buna tezat olarak da apayrı bir mutluluk fazlası, şanslı olduğunu düşünmekle şanssız olduğunu düşünmek arasında milisaniyeyi geçmeyen değişkenlikler ve evet aşk.


bu kafayla ancak böyle bir resim çıktı paintten. raslantısallaştıramadıklarımızdan. baya değişik bi kafa ama. birazdan bambaşka biyere bambaşka bi hayat yaşamaya gitmek üzere hazırlıklarımı tamamlıyıp yola çıkıcam. beni orda neler bekliyo pek kestiremiyorum. umarım keyfini çıkarabilirm. bişiyleri özlemeye de ihtiyacım vardı doğrusu. zamanlama konusunda hala kararsızım. midemdeki ağrıyı sevip sevmeme konusunda da. ama gidip biraz yüzmek iyi gelicek. bi süre yokum buralarda. özlesinler beni.

3.07.2009

pekmen.

cok tatli bi doumgünü pastam vardı. teşekkür ede ede bitiremedim. anlamsız bi laf oldu. olsun. öyle derler falan. neyse bakınız şöyle ki:

blah.

ne geliyosa başımıza, orda burda dolanan, işi gücü olmayan koca ağızlardan geliyo annem.
kimin ne dediğini umursamadan devam etsek herşeye, hayat daha keyifli olur bence.
sevmeyin bu ağızları temem mi. keyfine baksın herkes. e mi kuzucuklarım.
hanimiş benim kzucuklarım.

yaşlandım resmen be.

alın size koca ağaz. hoh.